lovepowerman
[lovepowerman]
lovepowerman
Kayıt Tarihi: 13.09.2010
İleti Sayısı: 2.589
Şehir: İzmir
Durum: Forumda Değil
E-Posta Gönder
Web Adresi
Özel ileti Gönder
|
Konu Tarihi: 28.08.2011- 15:31
Rüyasında Sevdiği Veya Hoşlanmadığı Bir Şey Görenin Okuyacağı Dualar
273- Ebû Saîd El-Hudrî'den (Radıyallahu Anh) rivayet edildiğine göre, kendisi Peygamber Sallallahu Aleyhi ve Sellem'in şöyle dediğim işitti:
"Sizden biriniz sevdiği bir rüya görürse, muhakkak ki bu, Allah Teâ-lâ'dandır; bundan dolayı Allah'a hamd etsin ve onu anlatsın." Bir riv-yette de; "Onu ancak sevdiği kimseye anlatsın ve bunun dışında hoşlanmadığı rüya görürse, muhakkak şeytandandır, şeytanın şerrinden Allah'a sığınsın ve onu hiç kimseye anlatmasın; çünkü böyle yaparsa ona zarar vermez. "[99]
274- Ebû Katâde'den (Radıyallahu Anh) rivayet edildiğine göre demiştir ki, Resûlüllah Sallallahu Aleyhi ve Sellem şöyle buyurdu:
"Salih olan rüya, (diğer bir rivayette de) güzel rüya, Allah'dandır. Hayal ise şeytandandır. Kim, hoşlanmadığı bir şey görürse, üç kez soluna üfürsün ve şeytandan (Allah'a) sığınsın, (Eûzü billahi mineşşeytânirra-cîm, desin.) Böylece o rüya, ona zarar vermez." Bir rivayette de, üfürsün yerine "Tükürsün" denilmektedir. Bunlardan anlaşıldığına göre, kendisinde tükürük olmayan hafif üfürme kasdediliyor.[100]
275- Câbir'den (Radıyallahu Anh) rivayet edildiğine göre, Resûîüllah Sallallahu Aleyhi ve Sellem buyurdu:
"Sizden biriniz, hoşlanmadığı bir rüya görünce üç kez soluna tükür-sün ve üç kez de, Şeytandan Allah'a sığınsın ve yatmakta bulunduğu yanından öte yana dönsün."[101]
276- Merfû' olan (Peygambere nisbet edilip ona yükseltilen) şu hadîsi, Ebû Hüreyre (Radıyallahu Anh) rivayet etmiştir:
"Sizden biriniz hoşlanmadığı bir rüya görünce, onu hiç kimseye anlatmasın ve kalkıp namaz kılsın. "[102]
277- Hz. Peygamberin şöyle buyurduğu rivayet edilmiştir: "Sizden biriniz hoşlanmadığı bir rüya görünce, üç defa tükürsün sonra:
' 'Allah ümme innî eûzü bike min ameli 'ş-şeytâni ve seyyiâti 'İ-ahlâmi. Feinnehâ lâ tekûnu şey'en."
(Allah'ım! Şeytanın işinden ve rüyaların kötülüğünden ben Sana sığınının) desin. Bunu okumakla kötü rüyanın bir tabir ve önemi kalmaz."[103]
Kendisine Rüya Anlatılan Kimsenin Okuyacağı Dualar
278- İbni Sünnî'nin kitabından rivayet ettiğimize göre, Peygamber Sallallahu Aleyhi ve Sellem'e, rüya gördüm diyen bir kimseye şöyle buyurdular: "Hayır gördün ve hayır olur." Diğer bir rivayette de şöyle varid olmuştur: "Hayıra kavuşasın ve kötülükten korunasın. Bize hayır olsun, düşmanlarımıza kötülük... Harnd, alemlerin Rabbı olan Allah'a mahsustur." dedi.
Her Gecenin İkinci Yarısında Dua Ve İstiğfar Etmenin Fazileti
279- Ebû Hüreyre'den (Radıyallahu Anh) rivayet edildiğine göre Re-sûlüllah Sallallahu Aleyhi ve Sellem buyurdu: "Gecenin son üçte biri kalınca, Rabbımız (Allah'ın rahmeti) aşağıda semaya iner derki: Yok mu bana duâ eden, duasını kabul edeyim. Yok mu benden isteyen, istediğini vereyim. Yok mu benden mağfiret dileyen, onu bağışlayayım!..." Müslim'in rivayeti de şöyle:
"Allah Sübhânehu ve Teâlâ'nm rahmet ve melekleri), her gecenin ilk üçte biri geçince aşağı semâya inip der ki: Ben Melik'im, ben Melik'im (her şeyin sahibi ve mutasarrıfıyım). Kim var bana duâ eden, duasını kabul edeyim, kim var benden isteyen, istediğini vereyim. Benden mağfiret dileyen kim var, onu bağışlayayım!.. Fecir aydmlamncaya kadar böyle
devam eder." Bir rivayette de: "Gecenin bir kısmı veya üçte ikisi geçince" şeklindedir.[104]
280- Amr ibn Abese' (radıyallahu Anh) den rivayet edildiğine göre, kendisi Peygamber Sallallahu Aleyhi ve Sellem'in şöyle buyurduğunu işit-miştir:
Allah'ın rahmetinin kula en yakın olduğu zaman, gecenin son vaktidir. Bu saatte Allah Tealâ'yi zikredenlerden olmaya gücün yetiyorsa, ol (bunu yap)."[105]
Duanın Kabul Vaktine Rasgelmek Ümidi İle Bütün Gece Boyunca Dua Etmek
281- Câbir ibni Abdullah'dan (Radıyallahu Anhüma) rivayet edildiğine göre demiştir ki, Peygamber Sallallahu Aleyhi ve Sellem'in şöyle buyurduğunu işittim:
"Gecede bir vakit vardır ki, kul o vakte denk getirir de, Allah Teâlâ*-dan dünya ve ahiret işinden hayır dilerse, muhakkak Allah ona dilediğini verir. Bu icabet (duâam kabul ediliş) vakti her gecede vardır."[106]
Allâhu Teâlâ'nın Güzel İsimleri Ve Faziletleri
Allah Teâlâ buyuruyor: "En güzel isimler Allah'ındır. O halde bu isimlerle O'na duâ edin."[107]
El-Esmâu'1-Husnâ'yı Ezberleyenlerin Cennet'e Gireceği:
282- Ebû Hüreyre'den (Radıyallahu Anh) rivayet edildiğine göre, Re-sûlüllah Sallallahu Aleyhi ve Sellem şöyle buyurdu:
"Allah Teâlâ'nm doksan dokuz ismi vardır. Kim bunları ezberleyip sayarsa, cennete girer. Allah tektir (birdir), teki sever:
O ALLAH C.C.'dır ki, O'ndan başka ilah yoktur, Rahmân'dır (dünyada her yaratığa merhamet edendir), Rahîm'dir (ahiretîe yalnız mü'minlere merhamet edendir.), El-Melikü (her şeye sahib ve mutasarrıftır), El-Kuddûsü (noksanlık ve hudüs alâmetlerinden münezzehtir), Es-Selâmu (her afet ve ayibdan selâmet üzeredir), El-Mü'mimı (mucize yaratıp peygamberini doğrulayandır), El-Müheyminü (yaratıkların bütün ihtiyaçlarını karşılayandır), El-Azîzu (her şeye galip ve üstündür), El-Cebbâru (kulların işlerini düzeltendir),
El-Mütekebbiru (yegâne azamet sahibidir), El-Hâliku (yaratıcıdır), El-Bâri'u (yaratıkları illetlerden kurtarandır), El-Musavviru (Eşyaya şekil verendir), El-Gaffâru (günahları örtendir), El-Kahhâru (kudreti ile her şeyi emri altında tutandır), El-Vehhâbu (nimet ve bağışları çoktur), Er-Rezzâku (nzıklan ve sebebleri yaratandır), El-Fettâhu (yaratıkları arasında hüküm verendir), El-Alîmu (her şeyi bilendir), EI-Kâbızu (rızkı daraltandır), El-Bâsîtu rızkı genişletendir), El-Hâfidu (sapıkları alçaltandır), Er-Râfi'u (Mü'minleri yükseltendir), El-Muizzu (kemâle erdirendir), EI-Müzillü (dereceden düşürendir), Es-Semî'u (her şeyi işitendir), EI-Basîru (her şeyi görendir), EI-Hakemu (hükmü geçersiz kılınmayan hâkimdir), Ei-Adlü (tam adalet sahibidir), El-Latîfu (gizli ve ince şeyleri bilendir), El-Habîru her şeyden haberdar olandır), El-Halîmu (günahkârlara ceza vermekte acele etmez), El-Azîmu (ululuk mertebelerinin en üstünde olandır), El-Gafûru (küçük-büyük günahları bağışlayandır), Eş-Şekûru (az amele çok se-vab verendir), El-Aliyyu (yücelerin yücesidir), El-Kebîru (yücelik ve azamette en üstün olandır), El-Hafîzu (her şeyi koruyandır), El-Muğisü (im-dad isteyenlere yardım edendir), El-Hasîbu (muhtaçları mustağnî kılandır), El-Celîlü (celâl sıfatlan ile vasıflanandır), Kİ - Kerim u (ezelen ve ebeden kerem sahibidir), Er Rakîbu (her şeyi gözetleyendir), El-Mucîbu (duâ edenin duasını kabul buyurandır), El-VâsPu (her şeyi ilmi ile kuşatandır), El-Hakîmu (hikmet sahibidir), El-Vedûdu (kullar için hayır seven ve onlara ihsan edendir), El-Mecîdu (ikramı bol olan yüce varlıktır), El-Bâ'isü (ölüleri diriltendir), Eş-Şehîdü (bütün mevcudatın zahirini bilendir), el-Hakku (gerçek var olan ve hakki izhar edendir), El-Vekılü (kulların ihtiyacını karşılayandır), El-Kaviyyu (her şeye gücü yetendir), EI-Metînü (kuvveti kesilip tükenmeyendir), El-Veiiyyü (yardım edendir), El-Hamîdü (hamdedilmeye ve övülmeye müstahak olandır), ENMuhsî (hiçbirşey kudreti dışında kalmayandır), El-Mübdi'u (yoktan var edendir), El-Mu'îdü (bir şey yok olduktan sonra onu yaratandır), El-Muhyî (hayat verendir), EI-Mümîtü (öldürendir), El-Hayyu (hayat sahibidir), El-Kayyûmu (bizatihi var olup başkasına muhtaç olmayan ve her şey kendisine muhtaç bulunan varlıktır), El-Vâcidü (dilediği her şeye sahib olandır), El-Mâcidü (kerem ve şerefi büyük olandır), El-Vâhidü (zâtında birdir ve eşi yoktur), Es-Samedü (ihtiyaçtan münezzeh olup kendisine daima muhtaç olunandır), El-Kâdiru (kudret sahibidir), el-Muktediru (Kudretine nihayet olmayandır),El-Mukaddimu (varlıkları birbiri üzerine takdîm edendir), El-Muahhiru (varlıkların bir kısmını diğer kısmından sonraya bırakandır), El-Evvelü (bütün eşyadan önce var olandır), EI-Âhiru (her şey helak olduktan sonra bakî kalandır), Ez-Zâhiru (sayısız açık delillerle varlığı meydandadır), El-Bâtınü (varlığının keyfiyeti gözlerden ve idrakten saklı olandır), El-Vali (Hâkim olandır), El-Müteâli (yüce zatına uygun olmayan her şeyden çok münezzehtir), El-Bernı (ihsan sahibidir), Et-Tevvâbu (kullarının tevbesini ziyadesiyle kabul edendir), El-Müntakımu (dilediği kimseye şiddetle azab edendir), EI-Afuvvü (günahları bağışlayıp silendir), Er-Ra'ûfu (çok şefkatlidir), Mâlikü'l-Mülki (mülkünde dilediği tasarrufu yapan ve geçerli kılandır), Zü'1-Celâli ve'1-İkrâmi (yücelik sıfatlarına sahib-dir ve yaratıklara nimet ikram edendir), El-Muksitu (eziyeti giderip adaleti icra edendir), el-Câmî'u (Kıyamet günü insanları bir araya toplayandır), El-Ganiyyu (zatında, sıfatlarında ve işlerinde hiç bir şeye muhtaç olmayandır), El-Muğnî (hikmeti gereği her şeyden ihtiyacı giderendir), El-Mâni'u (helak ve noksanlık sebeblerini kaldırandır), Ed-Dârru (zarar veren şeyleri yaratandır), En-Nâfi'u (faydalı şeyleri yaratandır), En-Nûru (bizatihi zahir olup başkasını yoktan var edendir), El-Hâdî (dilediği kulunu saadete kavuşturandır), El-Bedî'u (icad edendir), El-Bakî (üzerine yokluk geçmeyecek şekilde varlığı devam edendir), El-Vârisu (bütün mahrukat yok olduktan sonra baki kalandır), Er-Reşîdü (hidâyete erdirendir), Es-Sabûru (âsi ve günahkârları cezalandırmakta acele etmez)."
"Allah teki sever" sözüne kadar olan hadîs, Buharî ve Müslim'in rivayetidir. Ondan sonrası, Tirmizî ve başkasının rivayeti olup hasen hadîstir.
Hadîsi şerifin başında: Allah'ın güzel isimlerini "thsâ eden = onları sayan" sözündeki "İhsâ" kelimesinin manası onları ezberlemektir; Buharî ve çok kimseler onu böyle tefsir etmişlerdir. Sahîh'de olan bir rivayette: "kim bunları ezberlerse, cennete girer" ifadesi de bu manayı kuvvetlendirmektedir. Denilmiştir ki, bunun manası, Esma-i Hüsna'mn manalarını bilen ve onlara iman eden cennete girer, demektir, bir de, bunlarla amel etmek şartı ile alışkanlık elde eden ve marını güzel gözeten cennete girer şeklinde mandırılmıştır.
|