admin
[lovepowerman]
Site Kurucusu
Kayıt Tarihi: 08.09.2010
İleti Sayısı: 226
Şehir: İzmir
Durum: Forumda Değil
E-Posta Gönder
Web Adresi
Özel ileti Gönder
|
Konu Tarihi: 08.09.2010- 16:32
Cenâb-ı Hak buyuruyor:
Andolsun, ölseniz de öldürülseniz de Allah'ın huzurunda toplanacaksınız. (Âl-i İmrân, 158)
Rasûlullah (sav) buyuruyor:
İnsanlar, âlemlerin Rabbi huzurunda hesap vermek üzere kabirlerinden kalkarlar. Onlardan bazıları kulaklarının yarısına kadar ter içindedirler.
(Buhârî, Rikak 47, Tefsîru sûre 83; Müslim, Cennet 60.)
Endülüs fâtihi Târık bin Ziyâdın îman hassâsiyeti ve tevâzû hâli de bu hususta ne güzel bir numûnedir:
Târık bin Ziyâdın beş bin kişilik ordusu, doksan bin kişilik İspanya ordusunu perişan etmişti. Târık, kralın hazineleri üzerine ayağını koyarak kendi kendine şöyle dedi:
Ey Târık! Dün boynu tasmalı bir köle idin. Gün geldi, Allah seni hürriyetine kavuşturdu. Sonra da bir kumandan oldun. Bugün, Endülüsü fethettin ve kralın sarayında bulunuyorsun. Şunu iyi bil ve hiçbir zaman unutma ki, yarın da Allâhın huzûrunda olacaksın! (Osman Nûri Topbaş, Öyle Bir Rahmet ki, Erkam Yay.)
Her Güne Bir Esma-ül Hüsna (Allahın En Güzel İsimleri)
el-Hâlık: Her şeyi yoktan var eden, yaratan, yarattığı her şeyin bütün ayrıntılarını bilen ve mahlûkuna takdir ettiği ömür içerisinde, onun göreceği her hâli, hadiseyi tespit ve tayin eden demektir.
|