admin
[lovepowerman]
Site Kurucusu
Kayıt Tarihi: 08.09.2010
İleti Sayısı: 226
Şehir: İzmir
Durum: Forumda Değil
E-Posta Gönder
Web Adresi
Özel ileti Gönder
|
Konu Tarihi: 10.09.2010- 19:44
Sessiz Silah
Sessiz silahın yaratıcıları, normal bir silahtan beklenen her şeyi sessiz silahtan da bekliyorlar, fakat sadece kendisine özgü bir şekilde.
Kurşun yerine pozisyon sıkıyor; itici gücü, kimyasal reaksiyon (patlama) yerine bilgi-işlem sağlıyor; barut taneleri yerine bilgi parçaları var; silah yerine bilgisayardan ateşleniyor; nişancı yerine bilgisayar operatörü var; askeri generaller yerine sermaye sahiplerinin yönetimi var.
Belli bir gürültü ortaya çıkarmıyor, belli bir zihinsel ya da fiziksel yaralanmaya sebep olmuyor ve insanların günlük sosyal yaşamlarını etkilemiyor.
Aslında, şüphe götürmez bir gürültüye, zihinsel ve fiziksel yaralanmaya sebep oluyor, insanların günlük sosyal yaşamlarını engelliyor. Ama bunu ancak, nasıl bakılacağını bilen, eğitim almış dikkatli bir gözlemci anlayabilir.
Halk bu silahın farkına varamaz ve dolayısıyla bir silahın saldırısı ve baskısı altında olduklarına da inanmazlar.
Halk içgüdüsel olarak bir şeylerin yanlış gittiğini hissedebilir ( bu doğru değil mi?) ama sessiz silahın teknik yapısından dolayı hislerini mantıksal yolla ifade edemez, sorunu zekasıyla ele alamaz ve dolayısıyla nasıl yardım isteyeceklerini ve karşısında kendilerini savunmak için nasıl birleşeceklerini bilemezler.
Sessiz silah derece derece tatbik edilip (ekonomik vasıtasıyla psikolojik) baskısı yavaş yavaş artırıldığında halk bu silahın varlığına adapte olur ve sinir krizi geçirene kadar, bu silahın kendi hayatlarına tecavüzünün etkisine katlanmayı öğrenirler.
Bundan dolayı sessiz silah bir tür biyolojik savaştır. Toplumdaki bireyleri tanıyarak, öğrenerek, onları kandırıyor ve onların tercihlerine, devingenliklerine saldırıda bulunuyor. Onların sosyal ve doğal enerjilerine fiziksel, düşünsel, duygusal güçlerine ve zayıflıklarına saldırıyor.
APOKALİPSİN ATLILARI kitabından (sf. 59-60)
Metin Yıldız
|